15 yaşında bir çocukken yeni tanıştığı Özgür Arduç’un cep telefonu gösterme mazeretiyle kendisini terk edilmiş bir meskene götürdüğünü söyleyen Akçevre, “Arkadaşlarımla oyun oynarken Özgür Arduç hayatımı mahvetti. Sırtımdan 11 defa bıçakladı, 1 yıl ağır bakımda kaldım. Yıllarca sokakta yalnız yürüyemedim” dedi.
Akçevre şöyle devam etti: “Ceren’i katletmeden 8 gün evvel dükkanımın etrafında dolaşmış. Çocukluk hayallerimi elimden aldığı yetmezmiş üzere umutları olan gencecik bir kızı öldürdü. Ceren, kız kardeşimin çocukluk arkadaşı olduklarını öğrendim. Babam, Ceren’in babası Yılmaz abiyi tanıyor ve başsağlığı diledi. Ben öfkemden konuşamayacağım için arayamıyorum. 31 yaşındayım ve hiçbir hayat planım yok zira içimdeki yara kapanmıyor. Onun yüzünden geleceğimi kuramadım. Hür kalmasa bu cinayet önlenebilirdi. Toplumda bir şeyler değişmeli ve bu psikopat katiller öteki genç ya da çocukların hayatlarını karartmamalı.”
Firar etmedi müsaadeli çıktı
Ceren’in babası Yılmaz Özdemir de, katil Arduç’un açık cezaevinden firar etmediğini müsaadeli çıktığını düşündüklerini söyledi. Milliyet’e konuşan Özdemir, “Çıkmadan evvel söyledikleri, emelleri müsaadeyle çıkacağını kanıtlıyor. Duvardan atladığına dair kamera kayıtları yok. 14 kişiyi misyonu ihmalden suçlayarak dava açtık. Kimse yargılanmıyor. Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk gerekirse AİHM’e gideceğiz. Cezaevinden müsaadeli çıktığını kanıtlayacağız ve ceza almalarını sağlayacağız” dedi.
Milliyet