Yetkililerden alınan bilgiye nazaran, İtalyan Büyükelçi Gaiani, Avrupa Birliği (AB) liderlerinin Türkiye ziyareti sırasında basına yansıyan protokol konusuna ait, İtalya Başbakanı Draghi’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik sözleri nedeniyle Dışişleri Bakanlığına çağrıldı.
Bakanlık’tan yapılan yazılı açıklama
İtalya Başbakanının Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında bugün kullandığı kabul edilemez sözler üzerine, İtalya’nın Ankara Büyükelçisi bu akşam derhal Bakanlığımıza çağrılmıştır.
Bakan Yardımcısı ve AB Lideri Sayın Faruk Kaymakcı tarafından İtalyan Büyükelçi’ye, vazifeye atamayla gelmiş İtalya Başbakanının, Avrupa’da en yüksek halk oyu dayanağıyla seçilmiş bir önder olan Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik kelamlarını kuvvetle kınadığımız, Türkiye-İtalya dostluğu ve müttefikliğiyle bağdaştıramadığımız bu hadsiz ve yakışıksız sözlerin derhal geri alınmasını beklediğimiz vurgulanmıştır.
Büyükelçiye, AB Kurul ve Komite Liderlerinin ahiren ülkemize gerçekleştirdikleri ziyaretin protokol düzenlemeleri hakkında bilgi sahibi olmadan yapılan açıklamaların kabul edilemez olduğu, Türkiye’nin misafirperverliğini kimsenin sorgulayamayacağı, ülkemizin AB içindeki anlamsız ve makûs niyetli tartışmalara taraf olmayacağı ve Türkiye-AB olumlu gündemini baltalamaya yönelik eforları beyhude bulduğumuz da bildirilmiştir.
REAKSİYONLAR PEŞ PEŞE GELDİ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Atanmış İtalya Başbakanı Draghi’nin kabul edilemez popülist telaffuzunu ve seçimle misyona gelmiş Cumhurbaşkanımız hakkındaki yakışıksız ve hadsiz sözlerini kuvvetle kınıyor, kendisine iade ediyoruz.” sözünü kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın toplumsal medyadan yaptığı paylaşımda, “AB Kurulu Lideri Michel protokol sisteminde Türkiye’den kaynaklı bir sorun yahut kasıt olmadığını açıklamışken, İtalya’nın atanmış Başbakanı Draghi’nin Cumhurbaşkanımıza yönelik kelamları hadsiz ve mesnedsizdir. Bu ifadeyi kınıyor ve behemehal düzeltmesini bekliyoruz.” tabirlerini kullandı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül “Adap ve terbiye mahrumu İtalya Başbakanı’nın hadsiz açıklamasını kınıyorum. Diktatör arıyorsa dönsün tarihine baksın!”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Dünya 5’ten büyüktür” söylemi ile eski dünya nizamını ve sömürgeci zihniyeti gün yüzüne çıkaran, milletimiz tarafından seçilmiş bir önder olan Cumhurbaşkanımıza yönelik hadsiz tabirler kullanan İtalya Başbakan’ı Draghi’yi kınıyorum.” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli: İtalya Başbakanının sarfettiği sözler kabul edilemez.Milletin adamı Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında mesnetsiz açıklamalar yapan İtalya Başbakanı Mario Draghi’yi kınıyoruz.”
AK Parti’den sert reaksiyon
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “İtalya Başbakanı Mario Draghi’yi Sayın Cumhurbaşkanımızı kastederek söylediği bahtsız kelamlarından ötürü kınıyoruz. Sayın Draghi, bizden diktatör çıkmaz! Şayet diktatör görmek istiyorsanız tarihinize bakın, Mussolini’ye bakın.”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, toplumsal medyadan yaptığı açıklamada, “İtalya Başbakanı Mario Draghi’nin Sayın Cumhurbaşkanımız için kullandığı hadsiz ifadeyi şiddetle kınıyoruz. Türk-İtalyan münasebetlerinin derinliğini yansıtmayan bu açıklamayı esefle karşılıyoruz. AB Kurulu Başkanı’nın protokol heyeti ile AB Komitesi Başkanı’nın protokol heyeti ortasındaki uyuşmazlığı Türkiye’ye yansıtanlar siyasi cehaletle konuşmaktadır. Türkiye diplomasi devletidir. Herkese hürmetle davranan bir geleneğe sahiptir. İtalya Başbakanı bunu öğrenmelidir. Diktatörlük ve faşizm bizim kültürümüze ilişkin kavramlar değildir. Bizden çıkmamıştır. Kendi tarihini unutanlar diğerlerini tanım etmeye kalkmasınlar. Cumhurbaşkanımız hakkında kullanılan sözleri motamot iade ediyoruz.” tabirlerini kullandı.
İtalya Başbakanı Draghi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik şu tabirleri kullanmıştı:
“Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davranışına katiyetle katılmıyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davranışını paylaşmıyorum. Uygunsuz bir davranış olduğunu düşünüyorum. (Avrupa) Komite Lideri Von der Leyen’in maruz kaldığı aşağılanmadan ötürü çok büyük keder duydum. Bu noktada yapılması gereken kıymetlendirme, onları kendi isimleriyle çağıralım, bu diktatörlere iş birliği yapmak için muhtaçlık var.
Onlara karşı, bakış açısındaki, görüşlerdeki, davranışlardaki, toplum vizyonundaki farklılıkları söz etmek konusunda açık kelamlı olmak gerek ve birebir vakitte kendi ülkesinin çıkarını garanti etmek için iş birliğinden çok birlikte çalışmaya hazır olmak gerekir. Bence hakikat bir istikrar bulmak gerekir.”
Milliyet