Şenocak, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsünün 4. yılı hasebiyle yayımladığı iletide, milletlerin tarihinde asla unutulmayan ve unutulmaması gereken günlerin olduğuna vurgu yaptı.
Şehitlere duyulması gereken minnet ve gösterilmesi gereken vefa ismine 15 Temmuz 2016’nın da bu türlü bir gün olduğunu aktaran Şenocak, FETÖ’cü hainlerin ihaneti ve milletin topyekun gösterdiği kahramanlığı asla unutmayacak ve unutturmayacaklarını vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
“Aradan geçen 4 yıl içinde bu ihanet çetesinin iç ve dış ilişkileri ortaya çıktıkça, millet olarak 15 Temmuz’da nasıl bir ‘var oluş’ uğraşı verdiğimiz daha iyi anlaşılıyor. 15 Temmuz’da vatanımız en az 1915’te Çanakkale’deki kadar hayati, ihtişamlı ve büyük bir vatan savaşı vermiştir. Türkiye, İstiklal Savaşı’ndan sonra bir kez daha bu milletin topyekun ‘vatanı’ olmuş, ‘vatanı’ olarak kalmıştır. 15 Temmuz, ölümlerin üzerine yürüyen bir başkan ve o öndere sonuna kadar güvenen bir milletin asla yenilmeyeceğini, teslim alınamayacağını gösteren bir izzet manifestosu, bir bağımsızlık vesikasıdır. Herkes bilsin ki, artık hiçbir şey eskisi üzere olmayacaktır. Anlayışlar değişecek, tahliller değişecek, söylemler değişecek, siyasetler değişecektir.”
“15 TEMMUZ ‘BİTTİ, GEÇTİ’ DİYE GEÇİŞTİRECEĞİMİZ BİR GÜN DEĞİLDİR”
Şenocak, 15 Temmuz ile milleti küçümseyen, yok sayan, demokratik bilinciyle alay eden, bütün siyasal tezlerin çöpe atıldığını söz ederek, şunları kaydetti:
“Diğer yandan asla unutmamalıyız ki; 15 Temmuz’da milletimizin yazdığı destan bize erdem kazandırdığı kadar, omuzlarımıza da ağır bir sorumluluk yüklemiştir. Bu sorumluluk; vatanımızın bağımsızlığı, milletimizin birliği, beraberliği ve kardeşliği için daha çok çalışma ve kenetlenme şuurudur. İşte bu şuur bizim; 2023, 2053, 2071 ve daha kaç amaçlara ulaşmamızda en güçlü motivasyon kaynağımızdır. Çünkü 17-25 Aralık ve 15 Temmuz’da umduklarını bulamayanlar yeni arayış içerisindeler.
Tüm bu oyunların bir tek emeli var, Türkiye’yi durdurmak ve global hegemonyanın buyruğunda bağımlı bir devlet yapmak. Zira onlar, Suriye’de, Libya’da, Şark Akdeniz’de global planları bozup oyun kurucu bir aktör olan değil, mahkum ve bağımlı bir Türkiye istiyorlar. İşte bu nedenle 15 Temmuz, ‘yaşadık, bitti, geçti’ diye geçiştireceğimiz bir gün değildir. 15 Temmuz’u bütün boyutlarıyla her vakit hatırlamalı ve hatırlatmalıyız. Bu vesile ile aziz şehitlerimizi bir defa daha sevgi, minnet ve rahmetle anıyor, gazilerimize ve şehit ailelerimize hürmet ve şükranlarımızı bildiriyor, her vakit yanlarında olacağımızı söz etmek istiyorum. Allah hepsinden razı olsun.”
Milliyet