Geçtiğimiz dönem attığı 24 golle Harika Lig’in ‘gol kralı’ olan Sörloth, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu. Uygun bir dönemi geride bıraktıklarını belirten başarılı futbolcu, “İnişler, çıkışlar yaşadığımız bir dönem oldu ancak Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanmamız bizi çok keyifli etti. Aslında iki gayemiz vardı. Biri Üstün Lig’de şampiyon olmak, bir başkası ise Türkiye Kupası’nı kazanmaktı. Bunlardan yalnızca birini gerçekleştirebildik ve Türkiye Kupası’nı kaldırdık. Aslında bu durum yeni dönem için ekibimizi daha da iştahlandırıyor. Dönemin geneline baktığımızda iyi bir dönem geçirdiğimizi düşünüyorum” dedi.
“Gol hükümdarı olmak ekstra bir muvaffakiyet oldu”
Kadronun atak tarafının güçlü olduğuna dikkat çeken Alexander Sörloth, “Trabzonspor’a gelme sebeplerimin başında bir hamle grubu olması geliyordu. Buraya gelmeden evvel ekibimizdeki bu potansiyeli görmüştüm. Oyuncuların kalitesi ve bana asist yapacak kadro arkadaşlarımızın olması dikkatimi çekmişti. Trabzonspor’u seçme sebeplerimden en kıymetlisi de buydu. Bir forvet oyuncusu için çok kıymetli bir husus bu. Oynadığınız gruba adaptasyonunuzu arttıracak etkenlerin başında geliyor. Kadromuzun en büyük özelliği bir atak grubu olması. Herkesin bildiği üzere geçtiğimiz yıl açık orta Üstün Lig’in en çok gol atan ekibi bizdik. Bir atak oyuncusu olarak aradığınız şeyler bunlardır. Kendim olarak da grup olarak da başarılı bir dönem geçirdiğimizi düşünüyorum. Gol krallığı, özgüvenime biraz daha katkıda bulundu. İstediğim ve olmaya çalıştığım bir yerdi. Doğal ki en büyük maksadımız Üstün Lig’de şampiyon olmaktı ancak bunu başaramadık. Gol hükümdarı olmak benim için ekstra bir muvaffakiyet oldu” tabirlerini kullandı.
“Trondsen’in yeteneklerini herkes görecek”
Yeni transfer Anders Trondsen hakkında da kanılarını söyleyen Sörloth, “Anders Trondsen için burada kendi ülkesinden birinin olması, kendisinden evvel Trabzon’da yaşamış ve Trabzonspor’da bulunmuş birinin olması onun işlerini kolaylaştıracaktır. Bunu başarabilecek güçte bir isim. Doğal ki hem benim için hem de Anders için bir arkadaşının Trabzon’da olması çok büyük bir talih. Taraftarlarımız Anders oynamaya başladığında nasıl bir futbol karakteri olduğunu süratlice öğrenecek. Defansta çok iyi işler yapabilen bir oyuncu. Bilhassa sol ayağını çok iyi kullanabilen bir oyuncu. Onun ismine işleri daha da zorlaştırmamak için kendisinden çok bahsetmek istemiyorum ancak alanda kendini gösterecektir. Oynadığı vakit hangi kalitede, hangi özelliklere sahip olduğu tüm taraftarımız görecek” diye konuştu.
“Eddie Newton ne istediğini biliyor”
Teknik Yönetici Eddie Newton’un ne istediğini bile bir çalıştırıcı olduğunu lisana getiren Sörloth, “Yeni bir döneme başlıyorum. Genel olarak idmanlara baktığımda düzeyin daha üstte olduğunu görüyorum. Geçtiğimiz döneme nazaran çok daha yüksek bir düzeyde çalışıyoruz. Teknik Yöneticimiz Eddie Newton’un bilhassa atak manasında yaptığı idmanlar gelişmemizi sağlıyor. Newton’un net fikirleri var. Ne istediğini biliyor. Bizler de ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Çok iyi bir dönem geçireceğimizi düşünüyorum” biçiminde konuştu.
“Taraftarlarımız gruba çok bağlı”
Trabzon’da taraftarların ağır sevgisiyle karşılaştığını da tabir eden golcü oyuncu, “Norveç’e gittiğimde biraz daha rahat bir ortamla karşılaşıyorum. Genelde ailemle vakit geçiriyorum. Fakat Türkiye’de taraftarlarımızın çok büyük ilgisi oluyor. Taraftarlarımız Türkiye’nin en iyi taraftarı. Kulübümüze inanılmaz derecede bağlılar. Bilhassa Trabzon’da sokağa çıktığımda karşılaştığım beşerler her an sizinle birlikte olmak istiyor. Fotoğraf çektirmek istiyorlar. Bu da kadroya ne kadar bağlı olduklarını gösteriyor. Trabzon’dayken taraftarların yakından ilgi göstermesi bizi çok motive ediyor” dedi.
“Her vakit daha iyisine odaklanıyorum”
Gol krallığı unvanının kendisi üzerinde baskı oluşturmadığını da belirten Norveçli futbolcu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Aslında baskıyı ben kendi üzerimde oluşturuyorum. Her seferinde daha iyi olmaya, her vakit bir evvelki dönemden daha iyisini yapmaya çalışıyorum. Geçtiğimiz dönem bildiğiniz üzere 33 gol attım. Bu dönemde amacım alışılmış ki bunun üzerine çıkabilmek. Bu süreçte baskı dışarıdan değil kendimden geliyor. Ben her vakit daha iyisini yapmaya odaklanıyorum.”
Milliyet
