Bugün Gaziler Günü ‘Bağrımıza basar tebrik ederiz!’

Mustafa Kemal, 1905’te Harbiye’den kurmay yüzbaşı olarak mezun oldu. Fakat kurmay subay olarak daha birinci misyonuna gidemeden gözaltına alındı. Sarayda sorgulandıktan sonra tutuklanarak Bekirağa Zindanı’na konuldu. Oğlunun tutuklandığını öğrenen Zübeyde Hanım, Selanik’ten İstanbul’a koştu. Mustafa Kemal’i, Şam’a sürgüne götüren vapur Sirkeci Rıhtımı’ndan ayrıldığında, rıhtımda mavi gözlerinden yaşlar süzülen bir bayanı geride bırakmıştı.
İdamı onaylandı
Mustafa Kemal Paşa, 27 Aralık 1919’da Ankara’ya geldi. 23 Nisan 1920’de Ankara’da Meclisi topladı ve ulusal çabayı yurt genelinde örgütledi. 11 Mayıs 1920’de Mustafa Kemal, İstanbul’da toplanan Divan-ı Harp tarafından idama mahkum edildi. 24 Mayıs 1920’de padişah kararı onayladı. İstanbul’daki annesi Zübeyde Hanım, bu güç günlerde evladıyla ilgili idam kararından duyduğu düşünce ile felç geçirdi.
Sakarya Zaferi
Yunan Büyük Taarruzu, 23 Ağustos 1921’de başlatıldı. Maksat Ankara’nın işgali, ulusal gayretin söndürülmesi ve Türk egemenliğinin Anadolu’dan silinmesiydi. Türk ordusu, üstün düşman güçlerine karşı efsanevi bir direniş gösterdi. Sakarya Savaşı ile Yunan Büyük Taarruzu geri püskürtüldü. Meclis, zaferin akabinde 19 Eylül 1921 tarihinde Mustafa Kemal Paşa’ya Mareşal (Müşir) rütbesi ile Gazi unvanını verdi.
Mükafatların en büyüğü
İstanbul’da bulunan Zübeyde Hanım, mareşal rütbesi ve gazilik unvanı verilmesi nedeniyle 27 Eylül 1921’de Ankara’ya çektiği telgrafta, oğluna “…Milletin hakkınızdaki bu sevgi ve itimadı, benim kadar kimseyi duygulandıramaz. Kızkardeşinle birlikte alnından öperek ve bağrımıza basarak seni tebrik ederiz” diye seslenecekti. Gazi Mustafa Kemal, annesine “Benim için dünyevi mükafatların en büyüğü olan tebrikatınızla mesut oldum” diyeceği teşekkür telgrafı çekecekti.
Milliyet