İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Mert Yaşar katıldı. Müşteki sıfatı bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı temsil etti. Şikayetçi Hasret Varlıklı ise duruşmaya katılmadı.
HASRET GÜÇLÜ’NÜN ŞİKAYETÇİ OLARAK SÖZÜ ANKARA’DA ALINACAK
Hakim, sanık avukatının Anayasa Mahkemesi’ne ferdi müracaat yapıldığının bildirildiğini tutanağa geçirdi. Ayrıyeten, şikayetçi Hasret Güçlü’nün Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimat yoluyla sözünün alınması için duruşmanın 30 Nisan gününe bırakıldığı da belirtildi.
“CİNSİYETÇİ KELAM KULLANMADIM”
Sanık Mert Yaşar savunmasında, “İsnat edilen hatası işlemedim. Anayasanın 26. hususundaki hakkımı kullandım, cinsiyet ayrımcılığına yönelik hükümet siyasetlerini eleştirdim. Sonuçta tutuklandık, 25 gün özgürlüğümden yoksun bırakıldım. Mesleğime ziyan verildi. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Akademisyen olarak misyon yaptım. Çocuk, bayan hakları üzerine çalışmalarım mevcuttur. Ben hiçbir basamaktan cinsiyetçi ve ahlaka alışılmamış kelam kullanmadım” dedi.
YÜREKLİ YÜREK SİNEMASINDAN ÖRNEK VERDİ
Yaşar, “Ben bayanları aşağılayan telaffuzlara reaksiyon olarak şahsi kullanımımdaki Twitter hesabımdan kelam konusu paylaşımı yaptım. Paylaşımda Cumhurbaşkanlığı makamına tek bir hakaret yoktur. Cumhurbaşkanı gaye alınmamaktadır. Paylaşımım lisan bilgisi açısından problemlidir. Bu sebeple öbür bir yere çekilmiştir. Birinci gece hakkı Ortaçağ’da derebeyine bayanlarla birinci geceyi geçirme hakkını verir. Edebiyatta ve sanatta bu konu eleştirilmiştir. ‘Cesur Yürek’ sinemasının 6. dakikasında da bu husus üzerinden tenkit yapılmaktadır. Örnek vererek bu siyasetleri eleştirdim. Bahsettiğim birinci gece hakkı ile müşteki Hasret Varlıklı ortasında irtibat kurmadım. Sözlerimde geçen ‘gagasını kapatması’ sözü, ağzını kapatması manasındadır. Birinci gece hakkı, mecazi bir sözdür. Analojik olarak kullanılmıştır. Hakaret kastıyla hareket etmedim. Beraatimi isterim” tabirlerini kullandı. Sanık Yaşar, “Olayların asıl mağduru ben ve eşim oldu. Eşim işinden oldu. Ailemle birlikte hakaretlere maruz kaldım. Vefat tehditleri aldım” diyerek gözyaşı döktü.
Yaşar’ın avukatı Tuğçe His Köksal da şikayetçi Hasret Güçlü’nün telaffuzlarına ait görüntü kayıtlarını USB bellek içerisinde kanıt olarak sundu. Avukat Köksal, “Müvekkilimin savunmasında geçen Mel Gibson’un yönettiği Cesaretli Yürek sinemasının 6. dakikasının 27. saniyesini kanıt olarak gösteriyoruz. Burada birinci gece hakkı anlatılmıştır. İddianamede hangi kelamın hangi bağlamda hakaret içerdiği anlatılmamıştır. Müvekkilimiz anayasal hakkını icra etmiştir. Beraatini talep ederim” dedi.
“CUMHURBAŞKANI DİREKT GAYE ALINMIŞTIR”
Müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı ise “Şikayetçiyiz, katılma talebimiz vardır. Müvekkilime yönelik aleniyet içeren menfur tabirler mevcuttur. Müvekkilimin onur, erdem ve saygınlığına müdahalede bulunmuştur. Anayasa Mahkemesinin Ferdî başvurusu kararında kabul edilebilir hudutları aşan kaba, sert, aşağılayıcı kelamlara siyasi kimliği olsa bile bireylerin katlanma yükümlülüğü olmadığı vurgulanmıştır. Müvekkilimiz kabinenin başında bulunmaktadır, bu suretle direkt Cumhurbaşkanı maksat alınmıştır” dedi.
CUMHURBAŞKANI’NIN KATILMA TALEBİ KABUL EDİLDİ
Sanık Mert Yaşar’ın avukatı ise Cumhurbaşkanı’nın katılma talebinin reddini talep etti. Mahkeme, şikayetçi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cürümden ziyan görmesi ihtimaline binaen davaya katılmasının kabulüne karar verdi. Şikayetçi Hasret Güçlü’nün Ankara’dan talimat yoluyla alınacak tabirinin beklenmesine karar verilerek duruşma ertelendi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan iddianamede, Twitter isimli toplumsal paylaşım sitesinde mert_yasar kullanıcı ismiyle kuşkulu Mert Yaşar’ın hakaret içeren kelamları nedeniyle hakkında re’sen soruşturma başlatıldığı anlatıldı. İddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AK Parti Milletvekili Hasret Varlıklı “müşteki” sıfatıyla yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel tarafından sunulan dilekçede, şüphelinin toplumsal medya hesabında Hasret Güçlü’nün fotoğrafının bulunduğu haber metnini paylaşarak ağır hakaret içerikli gayri ahlaki paylaşımda bulunduğu, Cumhurbaşkanlığı kabinesinin başının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu, kuşkulu Mert Yaşar’ın sarf etmiş olduğu menfur tabirlerle Hasret Varlıklı ile birlikte direkt Cumhurbaşkanının maksat alındığı, müvekkilinin kişilik haklarının ihlal edildiği ve alenen akında bulunulduğu kaydedildi. İddianamede, sanık Yaşar hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” hatası istikametinden Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce kovuşturma müsaadesi istendiği ve müsaade verildiği kaydedildi. Paylaşımın içeriğine nazaran “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “Kamu görevlisine hakaret” cürümlerinden 2 yıl 4 aydan 7 yıla kadar mahpusu talep edilen Mert Yaşar, “Cumhurbaşkanına hakaret” cürmünden 23 Şubat’ta tutuklanmıştı. İddianameyi kabul eden mahkeme tensiple birlikte sanık Mert Yaşar’ın “delillerin toplanmış olması, kanıtlara tesir edemeyeceği, kaçacak ya da saklanacağı kuşkusunu doğuracak harekette bulunmadığı, tutukluluğun devamının ölçülü olmayacağı” gerekçesiyle 19 Mart’ta tahliyesine karar vermişti.
Milliyet
