İlçeye bağlı Büyükkarıştıran beldesinde Selvi A. ile evlenen ve 1 çocuk annesi Mukadderat Uvak, eşinden şiddet görmeye başladı. Evliliğin son yılında eşinin unsur kullandığını ve şiddete uğradığını tez eden Baht Uvak, dava açarak 2 yıl evvel boşandı. Boşanmanın akabinde genç bayan, Selvi A.’nın evvel kelamlı akabinde da tabanca ve bıçaklı saldırısına uğradı. Selvi A.’nın son olarak Uvak’ın beldede yaşadığı apartmana kadar gelip kapısını tekmeleyip, tehditler savurması binanın güvenlik kameralarına yansıdı.
‘KAPIMA SİLAHLA GELDİ, ÇARŞI ORTASINDA BIÇAKLA SALDIRDI’
Boşandıktan bir ay sonra eski eşinin kapısına silahla dayandığını söyleyen Uvak, “Boşandım fakat hala kurtulamadım. Boşandıktan 1 ay sonra konutuma silahla geldi, üç el ateş etti. Şikayette bulunmama karşın hür bırakıldı, uzaklaştırma alıp meskenime gönderildim. Ortadan bir mühlet sonra çarşı ortasında bıçakla geldi, öldürmeye teşebbüste bulundu. Kamera imajlarını de aldılar o vakit. Buna karşın tekrar özgür bırakıldı, yapmadığı rezillik, etmediği hakaret kalmadı. Yani bu durumdan yalnızca ben değil, dairedeki herkes şikayetçi, herkes huzursuz” dedi.
‘SÜREKLİ TEHDİT EDİYOR’
Selvi A. tarafından 6 aydır daima tehdit edildiğini tabir eden Yazgı Uvak, “Hep, ‘öldüreceğim, asacağım, keseceğim’ diyor. Akşam işten dönüşte erkek arkadaşımla vefatına darbedildik” diye konuştu.
‘BIRAKMASI İÇİN HER ŞEYİ YAPTIM’
Eski eşinin unsur kullanımını bırakması için tekraren konuştuğunu, AMATEM’e götürdüğünü, lakin tekrar kullanmaya devam ettiğini söyleyen Baht Uvak, “Son 5 yılı oğlum için sabrettim. Haydi oğlum öksüz kalmasın dedim. Yeri geldi ağız dalaşı da yaptım, bırak şu maddeyi dedim. O hayatından mutluydu. İnsan üzere aldım karşısına eşi değil arkadaşı üzere konuştum. Çocuğuna babalık yap dedim. AMATEM’e kadar götürdüm, ilaçlarını aldım. 3 gün kullandı dördüncü gün yeniden birebir. Yani son yıl her gün unsur kullanıyordu. Tuvalete giriyordum, artık o hususun kokusu genizlerime kadar işliyordu. Bir müddet sonra katlanılmayacak duruma geldi” tabirlerini kullandı.
‘DAYANACAK GÜCÜM KALMADI’
Artık mevt endişesiyle yaşamak istemediğini gözyaşları dökerek anlatan Uvak, “İnsan kendi çocuğunun annesine bunları yapar mı? Ben bunları hak etmiyorum. Hem çocuğum hem kendim için direndim. Lakin artık vefat dehşetiyle yaşamak istemiyorum. Çok yoruldum. Ardımda sahip çıkanım olmadığını görüyorum. Her gün başıma ne gelecek dehşetiyle yaşamaktan çok yoruldum. Benim sesimi duymalarını istiyorum. Çocuğumla benim bir gram can güvenliğimiz yok, öteki dermanım kalmadı. Dayanacak gücüm de kalmadı. Artık uzaklaştırma almak da tahlil değil, tutuklanmasını istiyorum. Buna bir deva bulunmasını istiyorum” biçiminde konuştu.
‘İLLA BENİM DE Mİ ÖLMEM GEREKİYOR?’
Eski eşinin tutuklanmasını isteyen Baht Uvak, “Sürekli bayana şiddete hayır deniliyor. Toplumsal medyalarda her gün mevt haberleri okuyorum. İlla benim de mi ölmem gerekiyor? Buna bir deva bulunmasını, tutuklanmasını istiyorum. Ben öldükten sonra bayana şiddete hayır denmesin. Devletin devreye girmesini, sesimi duymalarını istiyorum. Ölmek istemiyorum. Ben öldükten sonra bayana şiddete hayır denmesin” dedi.
‘PEŞİNİ BIRAKSIN ARTIK’
Yazgı Uyak’ın birebir apartmanda oturan komşusu Yıldız Topçu, kendilerinin de çok korktuğunu anlattı. Topçu, “Geçenlerde her şeye şahit oldum, gördüm. Her gün bu durum olmasın. O bayana da günah. Zira her gün bayanlar ölüyor. Bir daha olmasın bu olaylar. Ben korkuyorum. Oğlum da geceleri ağlıyor artık. Tahlil olsun artık. Peşini bıraksın artık” diye konuştu.
Komşulardan Mesut Şener, kapıya dayanan saldırgandan kendileri ve çocuklarının korktuğunu belirterek, “Sürekli burada bağırış çağırış oluyor. Son olayın olduğu gün ben namaz kılıyordum, çocuklarım geldiler, yanıma saklandılar, sesten korktular. O gelince binada herkes rahatsız oluyor. Bu bayana da yazık günah. Daima kapısı kilitli. Bir şey gereksinimi olsa kapısını çalsak geriden 15 kilit çeviriyor dehşetten. Bir an evvel yardım eli uzatılmasını istiyoruz” dedi.
Milliyet
