Turuncu-lacivertli kadronun başında birinci maçına çıkan Aykut Kocaman, müsabakanın akabinde düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Salgından sonraki süreçte bugün birinci kez başladık. Pek çok şey misal, pek çok şey değişmiş lakin kurallar bu. Bu, oyunları da etkiliyor. Taraftarın olmadığı ortam deplasmanda da olsanız fark etmiyor, oyunun genel çehresini çok değiştiriyor. Coşkuyu oluşturan en değerli faktör taraftarın varlığı, onun olmaması değişik bir tecrübe. Futbolun bütün ögeleri için sorunlu bir durum.” tabirlerini kullandı.
Medipol Başakşehir’in döneme dinlenemeden sıkışık bir maç trafiğiyle başladığını ve bunun ekibi olumsuz etkilediğini aktaran Kocaman, şunları kaydetti:
“Yüksek öz itimadın de tesiriyle birinci 8 haftalık dönemde kendi ortalamasının altında da olsa kabul edilebilecek bir durumda bulundular. Ortalaması bu türlü bir trafikte makul sayılabilirdi. Gençlerbirliği maçından sonraki süreçte bugün 14. maç, yalnızca 2 galibiyet var. Önemli bir yorgunluğun içindeler, zihinsel bir yorgunluk olduğunu düşünüyorum. Birinci idmanda ve maç öncesi müşahedem buydu, bu maçı oynadıktan sonra bu hususta niyetlerim daha da pekişti. Çok kolay gol yiyen bir kadro haline geldi. Son 6 yılda daima birinci 4’ün içinde olmuş, temel özelliği son derece sistemli ve az gol yiyen bir grup olmasıydı. Ancak bu son süreç, mental yorgunlukla bir arada bunu bilakis çevirdi.”
Müsabakaya bu psikoloji nedeniyle ikinci bölgede oyunu kabul ederek başladıklarını belirten Kocaman, “Top Galatasaray’daydı. Ana plana geçince yavaş yavaş rakibi itmeye başladık. Bilhassa birinci yarıda kuvvetli ataklar yaptık. Öne geçmek için kâfi fırsatları bulduk, değerlendiremedik. Devrenin sonuna kadar ceza alanımıza çabucak hemen hiç giremediklerini söyleyebilirim. Donk’un yaptığı inanılır üzere değil. Altı kişiyi geçen, metrelerce uzaklıktan bir yay üzere giden orta inanılır üzere değil. Onyekuru’nun beyniyle yaptığı vuruş kalemizde sonuçlandı. Her şey çok iyi giderken geriye düşmek var olan ortamı biraz daha düşünceli hale getirdi. İkinci yarı oyunun denetimini ele geçirdik. Galatasaray kalesine daha kolay gittik. Oyunu çevirecek durumlar oldu lakin yeniden beceremedik. Galatasaray’ın kornerden bulduğu golden sonra maçı çevirme ihtimalimiz çok azalmıştı. Birkaç tesadüf art geriye gelmeliydi. Maçın yıldızının Muslera olması, müsabakayı en iyi anlatan durumlardan biriydi.” formunda konuştu.
Hakem idaresini de eleştiren Kocaman, “Yorumcularımızın birden fazla uzun vakit dinledim doğal ki genel olarak hakemlerden konuşulmasını istemiyor lakin bıraktığım üzere olan ve olmayan şeylerden biri şu, Onyekuru’nun üçüncü gol öncesindeki penaltısında oyuncumuz tüy üzere değdi herhalde ayağına. Hafif bir teması var mı yok mu bilmiyorum lakin çat diye penaltıyı verdi. Topu önüne almaya çalışan Demba Ba’yı Donk itince penaltıyı vermedi. Standardı merak ediyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Aykut Kocaman, “İrfan Can Kahveci’nin Fenerbahçe’ye transferi öncesinde Medipol Başakşehir’le prensip mutabakatına vardınız. Transferine onay verdiniz mi?” sorusuna ise, “Başakşehir’e gelmeden evvel transferinde bayağı bir yol alınmıştı. O saatten sonra döndürmek herkesin kaybına olacak bir durumdu. Oyuncu, kulübümüz ve almak isteyenler için. Oyuncu gitmeyi başına yerleştirdiyse onaylama ya da onaylamama durumunda oluşturacağı durumu iyi tespit etmek gerek. Bu mevzuya açıkçası çok müdahil değilim.” karşılığını verdi.
Milliyet
