“Salgın Sürecinde Çalışma Hayatı ve Konut İçi Şiddet” raporu, fizikî yahut ruhsal şiddete maruz kalan bayanların pandemi sürecinde iş yerlerinde çalışmaya devam ederek kendilerini muhafazaya çalıştıklarını ortaya koydu.
Sabancı Üniversitesi Kurumsal İdare Forumu; TÜSİAD iş birliği, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ve Sabancı Vakfı dayanağıyla 2014 yılında başlattığı “İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı” projesi kapsamında hazırladığı “Salgın Sürecinde Çalışma Hayatı ve Konut İçi Şiddet” raporu yayımlandı. Buna nazaran; iştirakçilerin yüzde 64.2’si eş ya da sevgilisi ile birebir meskeni paylaşıyor. İştirakçilerin yüzde 72.6’sının eğitim düzeyinin üniversite ve üstü olduğu görülüyor. Toplam bin 163 kişinin katıldığı çalışmanın çarpıcı sonuçları ise şöyle: Bayan iştirakçilerin yüzde 12.2’si son üç ayda en az bir defa fizikî şiddet, yüzde 8.6’sı en az bir kere cinsel şiddete maruz kaldığını belirti. Yüzde 57.6’sı ise son üç ay içerisinde en az bir kere ruhsal şiddet olarak nitelenen davranışa maruz kaldığını söz etti.
Sonuçlar, fizikî yahut ruhsal şiddete maruz kalan bayanların pandemi sürecinde işyerlerinde çalışmaya devam ederek kendilerini muhafazaya çalıştıklarını düşündürüyor. Pandemi sırasında son üç ay içerisinde en az bir sefer fizikî ve cinsel şiddet yaşadıklarını rapor eden evli yahut bir alaka içerisinde olan bayanların yaklaşık yüzde 50’si, pandemi sonrasında işyerinde çalışmaya geri dönmek isterken yalnızca yüzde 10’u olabildiğince sık konuttan çalışmaya devam etmek istiyor.
Erkeklere toplumsal, ekonomik, fizikî ve ruhsal şiddet içeren davranışlar başka ayrı belirterek bu davranışları gösterip göstermedikleri sorulduğunda ise yüzde 65 üzere yüksek oranda, erkeğin son üç ay içerisinde bu tip davranışları en az bir kez birlikte olduğu bayana karşı gösterdiğini kabul ettiği görülüyor. Bu davranışlar ortasında maaşını denetim etme, diğer erkeklerle konuşmasına sonlanma, ailesi ve arkadaşlarından uzaklaştırma yer alıyor. Bu oranlar şiddet algısının fizikî şiddetle hudutlu olduğunu gösteriyor.
Mesken inançsız yer oldu
Raporu kıymetlendiren Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, pandemi devrinde konutların birden fazla bayan için inançsız yerler haline geldiğini belirtti. UNFPA Türkiye Temsilcisi Hassan Mohtashami de, Kovid 19 salgını müddetince Türkiye’de dahil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin dünya çapında muazzam arttığını belirterek, “Artık harekete geçip tek bir gün değil 365 gün ‘Şiddete hayır’ deme zamanıdır” dedi.
Saklıyorlar
Şiddet gören bayanların yarısına yakını bu durumu kimseyle paylaşmadıklarını belirtirken, hiçbir bayanın bu durumu işyeri ile paylaşmaması dikkat çekiyor. Öte yandan ankete katılan tüm çalışanların yüzde 10.3’ü pandemi sürecinde bir ya da daha fazla iş arkadaşının şiddete maruz kaldığını duyduklarını belirtti. İdari işler ve emekçi konumlarında çalışan bayanlar, eşiyle tıpkı meskende yaşayan akademisyen, yönetici ve uzman konumlarında çalışan bayanlara kıyasla manalı derecede daha fazla fizikî, cinsel ve ruhsal şiddete maruz kalıyor.
Milliyet