İstanbul’da Has Murat Paşa, kendi ismiyle anılan bu caminin inşasını 1465 yılında başlatmıştı. Bugün Vatan ve Millet caddelerinin kesiştiği noktada, Aksaray Meydanı’nda yer alan cami 1471’de tamamlanarak hizmete girdi. Murat Paşa, aslında son Doğu Roma (Bizans) İmparatoru Konstantin Paleologos’un ağabeyinin oğluydu. Hürriyet’ten Musa Kesler’in haberine nazaran; Konstantin’in oğlu olmadığı için de kardeşiyle birlikte Doğu Roma tahtının beklenen iki varisinden biri sayılıyordu. İstanbul’un fethinden sonra Müslüman olarak Osmanlı Padişahı Fatih’in buyruğuna girdi. Askeri ve bürokratik kademelerde süratle yükseldi. Rumeli Beylerbeyi oldu. Birçok sefere katıldı. Vezirlik rütbesi alarak Fatih’in divanına girdi. Seferlerde Fatih’in daima yanı başındaydı. 1473 yılında Otlukbeli seferi sürecinde pusuya düştü ve şehit oldu. Caminin medresesini onun üzere Müslüman olup Fatih’in hizmetine giren ağabeyi Mesih Paşa tamamladı.
ADIM BAŞI LEVHA!
Yüzyıllardır hizmet veren bu caminin evvelce medresesinin bulunduğu yere sonradan bir tuvalet yapıldı. ‘Ücretli’ olarak hizmet veren bu tuvaletin tanıtımı için ise caminin bahçesi levhalarla dolduruldu. Bugün caminin bahçesine adım attığınız andan itibaren bu birkaç kabinli tuvaletin reklamı için konan ‘WC’ levhalarını her adım başında görmek mümkün. Yaya trafiği ağır olan bölgede levhaların caminin yanından geçenlerin dikkatini çekebilmesi için de her şey yapılmış. Caminin haziresinde bilhassa Fatih döneminde hizmet etmiş birçok bürokrat ve ilim adamının da mezarları var. Fatih’e sadrazamlık yapan Mesih Paşa’nın mezarı da bahçenin başka tarafında.
Milliyet