Türk Kızılay’ın Twitter hesabından yapılan açıklamada, kimi hesaplar tarafından kurumu zan altında bırakarak, bağışçıların itimat hissini yok etmeyi amaçlayan paylaşımlar üzerine açıklama yapılmasına gerek duyulduğunu belirtildi. Berbat niyetli olduğu anlaşılan paylaşımların argüman ettiği üzere Türk Kızılay’ının öbür bir gayeyle ve kuralla kendisine yapılan bağışları Suriyeli mültecilere dağıtmadığı belirtilerek, “Pandemi sürecinde isminin açıklanmasını istemeyen Ş.K. isimli bağışçımız, Türkiye’de bulunan çeşitli milletlerden mültecilere dağıtılmak üzere Kızılay’a 4 bin 495 paket besin kolisi bağışında bulunmuştur. Kelam konusu bağış, bağışçının talebi doğrultusunda ortalarında Filistin, Suriye, Etiyopya üzere birçok milletten mülteciye, bu mültecilerin dayanışma örgütleriyle birlikte dağıtılmıştır. Manzaralarda yer alan Kızılay kolileri de birebir süreçte Suriyelilere dağıtılmak üzere hazırlanmış. Suriyelilerin kendi ortalarında kurmuş olduğu dernek, ellerinde bulunan hurmaları Kızılay kolilerine koyarak dağıtım gerçekleşmiştir” denildi.
‘YALAN VE İFTİRALAR HİZMETTEN ALIKOYMAZ’
Suriyeli mültecilere yardım etmenin utanılacak ve saklanacak bir durum olmadığı, aksine insanlık misyonu olduğu belirtilerek, “Kızılay 2011 yılından beri yani Suriye’deki çatışmaların başladığı günden bugüne kadar gerek Suriye içinde gerekse ülkemizde milyonlarca Suriyeliye milyonlarca liralık insani yardım yapmıştır. Bağışçıların talepleri doğrultusunda yüzlerce kere hem Kızılay hem bağışçı firmaların logolarının bulunduğu yardım kolileri Suriyeli muhtaçlık sahiplerine ulaştırılmıştır. Bütün bu gerçekler de gösteriyor ki; Kızılay makul bir kümenin belli bir gayeyle seçtiği kurumdur. Gayenin Kızılay’ı iş yapmaktan alıkoymak olduğu aşikardır. Lakin şu bilinmelidir ki Kızılay 152 yıldır insani yardım faaliyetinde bulunurken, bu tıp fitnelerle de uğraşarak gelmiştir bugüne. Palavra ve iftiralar bizi insanlığa hizmetten alıkoyamayacaktır” sözüne yer verildi.
Milliyet