Araştırmacı Derya Koptekin, Tepecik’te bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi Çocuk ve Gençlik Merkezi’ndeki 7 yıllık tecrübesiyle, roman mahallesindeki çocukları yazdı. Çalışmada, çocukların okuldan uzaklaşmasına münasebet olarak verilen örneklerden biri bölgeye yeni atanan bir okul müdürünün şu değerlendirmesi oldu: “Ben çocuklara açık açık söylüyorum, ‘Siz insan mısınız!’ diye. Onlar da ‘Müdürüm, niçin o denli söylüyorsun, biz de insanız’ diyorlar. Ben de ‘Bir kimliğiniz var diye insan saymayın kendinizi, gidin bakın hayvanat bahçesindeki bütün hayvanların da kimliği var, lakin insan kimlikle olunmaz, davranışla olunur’ diyorum. Biz burada eğitim öğretimi bıraktık, onları insan etmeye çalışıyoruz. Siz söyleyin, psikologsunuz, nasıl insan edeceksiniz bunları, genlerini değiştiremedikten sonra?”
Koptekin çalışmasında romanların devletle bağlantılarına ait şu değerlendirmeyi yaptı: “Devlet, toplumsal yardımlara muhtaçlık duyanlar için medet umulan lakin kendilerine karşı cömert olmayan bir kurum. Ebeveynler için çocuklarını ihmal ve/veya istismar ettikleri gerekçesiyle ellerinden alabilen ya da suça karıştıklarında sert yaptırımlar uygulayan cezalandırıcı bir merci. Bu açılardan, devletle kurdukları bağlar olumlu ve itimat verici olmaktan uzak görünüyor.”
Milliyet