Üstün Lig’in 31. haftasında deplasmanda Aytemiz Alanyaspor önünde 4-1 kaybeden Galatasaray’da Teknik Yönetici Fatih Terim, müsabakanın akabinde düzenlenen basın içtimasında konuştu.
“Şansları iyi pahalandırmak gerekirdi”
Terim maçın kıymetlendirilmesi gereken en çetin şeylerden biri olduğunu belirterek, “Şöyle ki bu türlü oynayıp da bu skoru hak etmedik biz. Tahminen de futbolcularımız son devirlerin en iyi futbollarından bir adedini alana sergilediler. Fakat durum bulduk atamadık. Taçtan 43’te 1-0 arkaya düştük. Bu nasıl olur derken 2-0 arkaya düştük. Ne vakit düştük 2-0 geçmişe? 1-0’dan sonra Adem 1 metreden gol olmayıp o top döndü bize gol oldu. Futbolun istikrarı vardı adaleti yok olağan. Sonuç itibariyle 2-1 ile bitirdik. 2. yarı neredeyse rakibi 18-20 içinde dışında oynadık. Lakin maatteessüf buluşturamadık. Arkadaşlarımızla topu uzlaştıramadık. Ve de direkler, kaleci attık atamadık. Dakika 89-90 3’üncüyü yedik zati koptu oyun. Nasıl olsa çok da değerli değil. Arkadaşlarım için söylüyorum bu topun hakkı olağan golleri yememek ve bu oyunun gerisinden bulunan bahtları iyi pahalandırmak gerekirdi. Alanyaspor’u tebrik ederiz” dedi.
“Futbolcunun Türk’ü yabancısı yoktur”
Bir gazetecinin Üstün Lig’de gelecek yıl uygulanacak olan 14 yabancı futbolcu sınırlamasıyla ilgili sorusuna cevap veren Terim, “Şimdi bir kere bunun algısını yaptılar. 3-5 hafta evvel zati bir 8 oynayacak 3 Türk olacak diye bir şeyler dolaştı dikkat ederseniz. Nihat beyefendi de düşüreceğiz dedi zati. Lakin demek ki futbol federasyonunun eğitim ve gelişim departmanı da tıpkı fikirdeymiş ki yahut bütün idare ve kulüpler birliği ne yaptı bilmiyorum. Uyacağız ancak bana kalırsa benim şahsi fikrim yasaklarla, kısıtlamalarla hiçbir kurum kalkınamaz. Değil futbol, futbol federasyonu, hiçbir meslek de kalkınamaz. Açıkçası çok kişi de biliyordu aslında. Aylar öncesinden bunun algısını çok hoş yaptılar. Velev şöyle, ‘Kardeşim bu yabancılara ödenen paralar nedir’ diye. Halbuki Türkiye’ye Türk oyuncular 10 milyon 9 milyon 11 milyon bonservise alındı bu oyuncular. Lakin çok hoş algısını yaptılar boşuna harcanıyor diye. Futbolcunun Türkü yabancısı yoktur. Fakat şu vardır bizde, benim kendi kulübümde de burada, biz yaparız, çıkarsınız oradan her şeyi değiştirirler. Akıllıca yanlış, bu felsefemiz bizim her tarafta vardır. Her tarafta var bu, münasebeti nedir, niyedir.
“İnşallah hiçbirimiz 3-0 hükmen tuzağına düşmeyiz”
Yani derseniz ki Türk futbolcusu bu türlü daha çok yetişir, önümüzde örneği var. Bugün Avrupa’da en çok oynayan, yılların en çok oynayan oyuncusu bu yıllarda. Hem de oyuncularımız Avrupa’nın en iyi gruplarında oynuyor. Ancak dediğim üzere herhalde gelişimi bu türlü münasebetli gördüler lakin ben ve öğrendiklerim ve tecrübem hayat bana kısıtlamalarla gelişilmeyeceğini söylüyor. Bizim meselemiz yetiştirmede. Lafa gelince herkes alt yapı alt yapı lakin bizim meselemiz yetiştirmede. Oyuncu ayırt edebilir misiniz Türk oyuncu yabancı oyuncu diye. Oyuncu oyuncudur. Yani münasebeti nedir bilmiyorum. Yeniden 14 velev 6’sı değiştirir alanda 3 tane. Halbuki öbür sistemde koyulacak tek şey tekrar teşviklerdi. Teşvik koymuştuk Türk oynatana. Genç oynatana genç kadrodan daha fazla, teşvik değerli bir şey. İki dayanılmaz bir yarış vardı yabancı yerli oyuncular arasında. Üç burada hiç kimse boşu boşuna para alıp Türk oyuncu yada yabancı oyuncu kısıtlamasından ötürü yedek oturup boşu boşuna para almak istemedi herkes Avrupa’ya gitmeye başladı. Dört dünyanın hiçbir tarafında bunlardan ötürü ulusal kadrolar zarar görmez, görmemiştir görmeyecektir. Örnekse son dünya şampiyonlarına bakın. Fransa, Brezilya, Almanya bir ay evvel İspanya. Avrupa şampiyonlarına bakın. Fransa, İngiltere, İspanya, Almanya. Hepsinde hür yabancı. Bunlar bu mevzuyu kimler, kim bilmiyorum ancak sonuç olarak 3-5 aydır hepimiz biliyoruz zati ne olacağını. Velev biz gayrı taraflardan duyduk açıkçası. Duyulan da yanlış çıkmadı. Iyi olsun, hürmet duyacağız sonuçta federasyonumuzdur. Ne derse onu yapacağız. İnşallah hiçbirimiz 3-0 hükmen mağlup tuzağına düşmeyiz. Arkadaşlarımızın birçok 4+2 6+2’de bu işi maatteessüf unutanlar ve ya kusur yapanlar oldu hükmen yenilenler. Tekrar ona döneceğiz yavaş yavaş” diye konuştu.
“Pandemi keşke yaşamasaydık”
Pandemi öncesi form tutmuş bir grup varken pandemi sonrası 5 maçtır puan kaybeden bir grubun olduğu tarafındaki soruya da yanıt veren Terim, şunları söyledi: “O gün hem oynayıp hem kazanıyorduk. Bugün oynayıp kazanamıyoruz. O günkü takımla bugünkü takım arasında farklar var fakat oyunda bir değişiklik yok bu sevindirici ancak mağlup olmak ise üzücü. Dışarıdan biri gelse baksa maçın sonucu bu deseniz herhalde olur mu o denli şey der. Bu kadar iyi oyun bu kadar oyun denetimi bu kadar topla buluşma… Sonuç itibariyle pandemi sürecinin keşke yaşamasaydık. Fakat pandemi öncesi Galatasaray hiç kaybetmeden maçların sonucunu bulurdu.”
Milliyet
