Türkeş, TÜDEV’in resmi internet sitesindeki “makaleler” kısmında, “Azgın Milliyetçilik: 21. yüzyılın birinci çeyreğinde Dünya ve Türkiye’deki gelişmeler üzerine” başlıklı bir makale yayınladı.
Türkeş, kaba sloganlar ve salt hamasetten beslenmeye muhtaç milliyetçilik şablonunu “azgın milliyetçilik” olarak tanımlarken, “bunun sosyolojik tabanda kök salmaya yakın olabileceği tehlikesini görüyorum” ihtarında bulundu. Türkeş, şöyle devam etti:
Islah muhtaçlığı
“Toplum tabanında bu tarafta birtakım fikir kusurlarının, kimi reflekslerin olması, azgın milliyetçiliğe karşı yeni bir metot ve ıslah muhtaçlığını ortaya çıkarmıştır. Azgın milliyetçilik bilime alışılmamıştır. Teknolojik dönüşümü berbata kullanır. Azgın milliyetçiliğin becerikli olduğu tek şey şiddetli yıkımdır. Meğer Türk milliyetçiliği; ‘yapmak’ üzerinedir; ‘inşa etmek’, ‘kurmak’ ve ‘çözmek’tir.(…) Ben filizlenen bu azgın milliyetçiliğe karşıyım.”
Reaksiyon gösterdi
Türkeş, bu makaleyi neden kaleme aldığını Milliyet’e anlatırken, bir aydan fazla müddettir mevzu üzerinde bilimsel çalışmalar yürüttüğünü, uzun müddettir dünyada ve Türkiye’deki milliyetçiliğin gelişim sürecini mercek altına aldığını kaydetti. Türkeş, “azgın milliyetçilik” kavramının çerçevesini ise, “azgın milliyetçilikle kastım yalnızca yurtiçi değil, ABD Senatosu’nu da basan, Almanya’da Türklerin dükkanlarını da yakan, faklı inançlara yönelik taarruzlarda bulunanlar ve elbette Türkiye’de de etnik bölücülük yapanlardır. Kürtler üzerinden ayrımcılık, Aleviler üzerinden mezhepçilik, Hıristiyanlar ve azınlıklar üzerinden dışlayıcılık Türk milliyetçiliği olamaz” halinde çizdi.
Herkesin makalede, “azgın milliyetçilik” kavramına odaklandığını, “isyan vadisi” nitelendirmesinin de kıymet arz ettiğini belirten Türkeş, “isyan vadisinde olan kim varsa empati kurularak kucaklanması gerektiğine” işaret etti.
Milliyet
