CHP’de kurulan, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” komitesinde yer alan Emre, “Herkes İçin Demokrasi” isimli kitabında, “ittifak siyasetine” ait değerlendirmelerde bulundu .Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci cinste Erdoğan karşısında yarışan adayın, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı olacağını savunan Emre, “CHP’nin ve genel olarak Millet İttifakı’nın başarılı bir şekilde yürüttüğü siyasi stratejinin, önümüzdeki dönemeçte de sürdürülmesi bir zorunluluktur” dedi. Emre’nin kitabındaki kimi saptamalar şöyle:
ÜÇÜNCÜ BİR SEÇENEK: İçinde bulunduğumuz durumun dezavantajları malum. Ancak Millet İttifakı’nın seçmen tabanını genişletmek ve iktidara gelmek için yürüteceğimiz bu seçim kampanyasında halka anlatabileceğimiz çok somut bir durumla karşı karşıyayız. İncelikli bir hesap yapmak ve iktidarın bizi çekmek istediği minderden uzak durmak zorundayız. Bunun yolu da korkup sinmek ve öfkeye kapılmanın dışında üçüncü bir seçenek yaratmaktan geçiyor: Fikirlerimizi korkmadan haykırmak, haksızlığa karşı dimdik durmak lakin tıpkı vakitte bizi kutuplaşmanın bir kesimi yapacak öfkeden uzak kalmak.
ÖFKE SİYASETİ: Otoriter rejimlerde yönetenlerin halktan kopukluğunun farkında olacağız. İktidar partisinin bizi çekmeye çalıştığı öfke siyasetinin içine düşmeyeceğiz, asıl siyasetin vatandaşlarla temasla gerçekleştiğinin farkında olacağız.
HALK ARBEDEDEN BIKTI: Halk kutuplaşmadan, arbededen, bağırış çağırıştan bıktı. Son mahallî seçimler de bize gösterdi ki biz sıkıntımızı korkmadan ve öfkelenmeden anlatmaya devam ettikçe hengamenin sebebinin otoriter idarenin temsilcileri olduğunu çok daha iyi görüyorlar ve daha huzurlu, daha müreffeh ve daha demokratik bir ülke hayalinin lakin CHP’nin önderliğinde gerçekleşebileceğine ikna oluyorlar.
BİR ORTAYA GELMELİYİZ: CHP olarak; otoriterliğe karşı demokrasinin yanında duran partiler, STK’lar, sendikalar, vakıflar, öğrenci toplulukları, mahallî dernekler, meslek kuruluşları, ekonomik aktörler, dahası bu sürece katkı vermek isteyen herkesle bir ortaya gelip konuşmamız, önceliklerimizi ortaklaştırmamız gerekiyor. Demokrasiye dönüş prensibi etrafında kurulacak bu geniş ittifak, AK Parti’nin Türkiye’yi içine sürüklediği karanlıktan kurtarıp aydınlığa çıkaracak olan ittifaktır. Ve bu ittifakın öncelikli sorunu Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı değil, otoriter tertipten demokratik tertibe geçişin ne şekilde yapılacağı olmalıdır.
Milliyet