Son dakika | Fenerbahçe – Beşiktaş derbisi sonra sert çıkış: Dostun böyleyse, düşmana ne gerek var

Beşiktaş Lideri Ahmet Işık Çebi’nin, Fenerbahçe derbisinden 3 gün evvel hakem Tugay Kaan Numanoğlu ve ezeli rakipleriyle ilgili yaptığı açıklamaları sanırım hiç kimse beklemiyordu.

Fenerbahçe ile son 1 yılda kurulan sıcak dostluğa ve Lider Ali Koç’un her fırsatta siyah-beyazlı kulübe kucak açmasına karşın Çebi, akla hayale gelmeyecek şeyler söyledi, hiç gereği yokken tansiyonun fitilini ateşledi… “Dostun böyleyse, düşmana ne gerek var” dedirtti…

Çebi motamot şunları söylemişti: “Bu maça gelecek hakem arkadaşın ismi ‘Fenerbahçeli futbolcu’ diye anılıyor. Fenerbahçe ile bağlantısı olan şirketlerde çalıştığı söz ediliyor. Fenerbahçe yaptığı transferlerden ötürü medyadaki birtakım isimler tarafından şampiyon ilan edildi ancak biz bu algıyı yıkacağız…”

Neresinden tutsanız elinizde kalacak laflar bunlar. Lakin tesirleri açısından tahlil etmekte fayda var… 1- Derbinin hakemi Numanoğlu hakkında tabir ettiğiniz tipten dedikodular, savlar kulağınıza gelmiş olabilir… Bu durumda, Beşiktaş Lideri’nin yapması gereken, bu tezleri soruşturmak, doğruysa gerekenleri söylemek, palavraysa mevzuyu hiç gündeme getirmemek olmalıdır değil mi?

Üç gün sonra derbiye çıkacak tecrübesiz bir hakem için, “Fenerbahçeli futbolcu diye anılıyor. Fenerbahçe ile bağı olan şirketlerde çalıştığı söz ediliyor” demek, nasıl bir algı çalışmasıdır Allah aşkına! Haydi hakemi, mesleğini, ebedi dostluğu zerre kadar düşünmüyorsunuz, Fenerbahçe’ye ve liderine çok büyük bir suçlamada bulunduğunuzun da farkında değil misiniz?

2- Pekala Çebi, “Fenerbahçe yaptığı transferlerden ötürü medyadaki birtakım isimler tarafından şampiyon ilan edildi ancak biz bu algıyı yıkacağız” derken ne demek istemişti? Beşiktaş’ın derbi savını mı söz ediyordu, yoksa satır ortasında öbür bir ileti mı veriyordu?

“Fenerbahçe abartıldığı kadar güçlü bir grup değil, Kadıköy’de kazanacağız” dediği çok açıktı. Meğer son 13 dönemde yalnızca 2 defa şampiyon olabilen Fenerbahçe’nin, medyadaki şampiyonlukla ilgili abartılı telaffuzlardan ne kadar rahatsızlık duyduğu, hatta bunları ‘tuzak’ olarak gördüğü resmi ağızlar tarafından daha evvel tekraren kere söz edilmişti.

Yani Çebi’nin buradaki emeli da üzüm yemek değil, bağcıyı dövmekti. Tıpkı ‘Beşiktaşlı babası’ tarafından, ‘Galatasaraylı olduğu’ belirtilen hakemle ilgili kelamlarında olduğu üzere…

Sonuçta derbi öncesi ortalık karıştı, Çebi de hedefine ulaştı. Çebi’nin hakemle ilgili açıklamaları bence mutlaka şuurluydu. Evet, Beşiktaş maçı hak ederek kazandı ancak Çebi’nin açık saldırısı yüzünden Fenerbahçe’nin dostluğu kaybedildi… Bu işin geri dönüşü falan da olmaz, benden söylemesi…

Artık gelin, olan bitene farklı bir açıdan bakalım… Beşiktaş sahiden son devirde teknik heyet ve yöneticilerin argüman ettiği üzere TFF, MHK ve hakemlere karşın yoluna devam etmeye mi çalışıyor, yoksa Üstün Lig’in en fazla lehine ‘bariz’ hakem yanılgısı yapılan gruplarından biri mi?

MAÇ MAÇ GİDELİM…

1- 6. hafta, Denizli/D (2-3): N’Sakala’nın Özer’e müdahalesi net penaltıydı. VAR hakemi Koray Gençerler’in yanlışsız bir tespitle ekran başına çağırdığı hakem Alper Ulusoy konumu izlemesine karşın açık penaltıyı pas geçti. Penaltı verilse ve gol olsa skor 2-3’e gelecek, 10 kişilik Beşiktaş’ın işi bir epey zora girecekti.

2- 7. hafta, Malatyaspor (1-0): Ghezzal 58’de Ahmet İldiz’in bileğine geriden tabanıyla çok sert bir darbe indirdi. Kural dışı bu müdahalenin karşılığı mutlaka kırmızı kart olmalıydı. Hakem Atilla Karaoğlan sarı kart çıkardı, VAR hakemi Yaşar Kemal Uğurlu oralı bile olmadı. Malatyalı bir oyuncu birebir faulü yapsa zerre talihi yoktu.

3- 8. hafta, Gaziantep/D (3-1): Rosier’in tabanıyla Maxim’in bileğine indirdiği darbe net bir penaltıydı. Hakem Yaşar Kemal Uğurlu oyunu devam ettirdi, VAR hakemi Zorbay Küçük hiç topa girmedi.

4- 10. hafta, Fenerbahçe/D (3-4): Aboubakar’ın 2. golünden evvel Montero’nun Cisse’ye yönelik tehlikeli hareketi, hakem Tugay Kaan Numanoğlu ve VAR hakemi Abdulkadir Bitigen tarafından görmezden gelindi. Josef uzatmada Lemos’a son yılların tahminen de en ağır ve şiddetli faulünü yaptı lakin atılmadı! Hakem Numanoğlu durum tam önünde olmasına karşın kırmızı kart çıkarmadı, VAR hakemi Bitigen de bu futbol cinayetine sessiz kaldı…

Beşiktaş lehine öbür birçok kusur daha var, ben yalnızca ‘bariz’ olanları yazdım. Pekala Beşiktaş aleyhine bariz kusur yok mu?1- Gaziantep’te kaleci Ersin’e çıkan kırmızı yanlıştı.2- Fenerbahçe derbisinde Mert Hakan ikinci sarıdan atılmalıydı.3- 90+7’de kaleci Altay’a kırmızı kart çıkmalıydı.

Tablo özetle bu türlü… Hani her dönem kollandığı yahut kollanacağı ileri sürülen Fenerbahçe aleyhine bariz hakem yanılgıları ise tekrar sürüyle ve yeniden hepsi akıllara ziyan cinsten…Bakınız, 6 yıldır tek kupa kazanamayan Fenerbahçe’nin son 13 yılda yalnızca 2 kere şampiyon olması asla tesadüf değildir… Fenerbahçe her dönem herkese ve her şeye karşın şampiyon olmaya çalışıyor.

Lakin ne yazık ki alanda gördüğünden çok saha dışında rakibi var, sistemi bir türlü bozamıyor. Uzun lafın kısası Fenerbahçe’nin milyonlarca taraftarından öteki dostu yok… Erol Bulut hoca, Emre Belözoğlu ve futbolcuların bu acı gerçeği akıllarından hiç çıkarmamaları lazım… Alandaki futbolun kusursuz, saha dışındaki gayretin kesintisiz olması kaide…

Misli.com’a üye ol 10 TL Kazan!